Tom lives alone in a small cabin near a waterfall.
- Tom bir şelaleye yakın bir kamarada yaşıyor.
There is a waterfall above the bridge.
- Köprünün yukarısında bir şelale var.
Are there waterfalls in your country?
- Ülkenizde şelâleler var mı?
I saw a man standing naked under the waterfall.
- Şelalenin altında çıplak duran bir adam gördüm.
I saw a wonderful fall there.
- Orada harika bir şelale gördüm.