He can't resist sweets.
- Şekerlemeye dayanamaz.
I am getting fat because I eat a lot of sweets.
- Çok şekerleme yediğim için şişmanlıyorum.
She knows how to make candy.
- Nasıl şekerleme yapılacağını bilir.
That child teased his mother for candy.
- O çocuk şekerleme için annesiyle alay etti.
Tom very often takes a nap for an hour after lunch.
- Tom çok sık öğle yemeğinden sonra bir saat şekerleme alır.
Feeling tired after his walk in the country, he took a nap.
- Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerleme yaptı.
Tom was taking a snooze.
- Tom bir şekerleme yapıyordu.
Tom usually takes a short snooze after lunch.
- Tom genellikle öğle yemeğinden sonra kısa bir şekerleme yapar.
If ifs and buts were candy and nuts, we'd all have a merry Christmas.
- Eğer eğerler ve fakatlar şekerleme ve çerez olsalar, hepimiz neşeli bir Noel yaparız.
She knows how to make candy.
- Nasıl şekerleme yapılacağını bilir.
I am getting fat because I eat a lot of sweets.
- Çok şekerleme yediğim için şişmanlıyorum.
He can't resist sweets.
- Şekerlemeye dayanamaz.
The moment she'd finished, she lay down for a nap.
- Bitirdiği an, o, bir şekerleme için uzandı.