We all felt embarrassed to sing a song in public.
- Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.
I carried on singing.
- Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.
We sang, danced and chatted after dinner.
- Biz akşam yemeğinden sonra şarkı söyledik, dansettik ve sohbet ettik.
They sang on the stage in turn.
- Onlar sahnede sırayla şarkı söylediler.
Suddenly, my mother started singing.
- Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.
I carried on singing.
- Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.
Tom hasn't sung in years.
- Tom yıllarca şarkı söylemedi.
Have you ever sung in French?
- Hiç Fransızca şarkı söyledin mi?