Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

ısrarcı

listen to the pronunciation of ısrarcı
التركية - الإنجليزية
insistent

In the Netherlands, if a child is too insistent on asking for a cookie, he might be punished and get no cookie. - Hollanda'da bir çocuk kurabiye istemek konusunda fazla ısrarcı davranıyorsa cezalandırılabilir ve kurabiye alamaz.

Why are you so insistent on going with me? - Neden benimle gitme konusunda bu kadar ısrarcısın?

persistent

Be patient and persistent. These things take time. - Sabırlı ve ısrarcı ol. Bu şeyler zaman alır.

one way
pertinacious
self assertive
urgent
demanding
moxie
onetrack
ısrar
persistence

Your persistence is not appreciated. - Senin ısrarın takdir edilmiyor.

ısrar
insistence
ısrarcı kimse
gadfly
ısrarcı olmak
be urgent about smth
ısrar
{i} claim
ısrar
behest
ısrar
pertinacity
ısrar
insistency
ısrar
urgency
ısrar
persistency
ısrar
insistence, persistence
ısrar
importunity
التركية - التركية

تعريف ısrarcı في التركية التركية القاموس.

ISRAR
(Osmanlı Dönemi) Bir fikir veya meşru dâvadan dönmemek. Direnmek, sebat etmek. Hayırlı bir hâl üzere sadakatla kalmayı istemek
ısrar
Direnme, ayak direme, üsteleme
ısrar
Direnme, ayak direme, üsteleme, üstünde durma: "Fakat o, perde perde ısrarı artırıyor, ağlıyor, lalamın çıplak ayaklarını öpmeye kalkıyordu."- R. N. Güntekin
ısrar
Direnme, ayak direme, üsteleme, üstünde durma
ısrarcı
المفضلات