التركية - الإنجليزية
تعريف üstünkörü في التركية الإنجليزية القاموس.
- cursory
- superficial
- casual
- glib
Are you going to give me a glib answer, or are you going to think before you reply?
-Bana üstünkörü bir cevap mı vereceksin yoksa cevap vermeden düşünecek misin?
- sketchy
- shallow
- loose
- superficial, skin-deep, cursory; superficially
- slight
- scratchy
- perfunctory
- in a slapdash manner, very cursorily; superficially; very casually
- skin-deep
- casually
- slapdash, very cursory; superficial; very casual
- trifling
- slipshod
- perfunctorily
- skin deep
- üstünkörü incelemek
- casually examine
- üstünkörü incelemek
- examine/inspect with out paying any attention
- üstünkörü bir şekilde
- superficially
- üstünkörü inceleme
- once over
- üstünkörü olma
- glibness
- üstünkörü tamir etmek
- tinker
- üstünkörü temizleme
- catlick
- üstünkörü çalışmak
- have a tinker at
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف üstünkörü في التركية التركية القاموس.
- İnceliklerine inmeden, özen göstermeden (yapılan), gelişigüzel, sathî
- Yüzeysel, gereği gibi olmayan, şöyle böyle: "Üstünkörü yapılmış iskeleye ayak basar basmaz gıcırtıları her hâlde duyulacaktır."- R. H. Karay. Özen göstermeden yapılan
- Yüzeysel, gereği gibi olmayan, şöyle böyle
- İnceliklerine inmeden, özen göstermeden, gelişigüzel, sathi: "Annesiyle bir hafta evvel yaptığı görüşmeyi üstünkörü anlattı."- S. F. Abasıyanık
- belenarı
üstünkörü
الواصلة
üs·tün·kö·rüResimler
المفضلات