Meiji was beaten by Keio by a score of three to five.
- Meiji, beş üçlük bir skorla Keio'ya yenildi.
He is sure to set a new record in the triple jump.
- O, üçlü atlamada yeni bir rekor kıracağından emin.
Tom saw a triple rainbow.
- Tom üçlü bir gökkuşağı gördü.
A quartet has one more member than a trio.
- Bir dörtlü, bir üçlüden bir üye daha fazladır.
Some people believe in the trio of science, religion, and magic.
- Bazı insanlar, bilim, din ve sihir üçlüsüne inanırlar.
This is a three-star hotel; three hundred dollars a night.
- Burası üç yıldızlı bir oteldir; bir gece üç yüz dolardır.
He has been in Japan for three years.
- O üç yıldır Japonya'da.