He showed me her picture in private.
- O, bana özel olarak resmini gösterdi.
Several party leaders met in private.
- Birkaç parti lideri özel olarak görüştü.
This dress was made specially for you.
- Bu elbise senin için özel olarak hazırlandı.
I want to talk privately with Tom.
- Tom'la özel olarak konuşmak istiyorum.
I must speak to you privately.
- Seninle özel olarak konuşmalıyım.
Tom specifically asked for you.
- Tom özel olarak sizi istedi.
These apartments are designed specifically for young families.
- Bu daireler genç aileler için özel olarak tasarlanmıştır.