örneklemektedir

listen to the pronunciation of örneklemektedir
التركية - الإنجليزية

تعريف örneklemektedir في التركية الإنجليزية القاموس.

örnekle
{f} sample

He asked for samples of picture postcards. - O, resim kartpostalların örneklerini istedi.

It shouldn't be permitted to store samples of DNA. - DNA örneklerinin saklanmasına izin verilmemelidir.

örnekle
{f} sampling

In this semester, students study and apply statistical sampling techniques. - Bu dönem, öğrenciler istatistiksel örnekleme tekniklerini okuyacaklar ve uygulayacaklar.

I wasn't afraid of the blood sampling at all. - Kan örneklemesinden hiç korkmuyordum.

örnekle
exemplify

I heard your idea on how to solve the problem, but I would have to ask you to exemplify what you mean. - Sorunun nasıl çözüleceği konusundaki fikrinizi duydum, ancak neyi kastettiğinizi örneklemenizi istemek zorunda kalacağım.

örneklemektedir
المفضلات