He went on trial charged with murdering her wife.
- O, onun eşini öldürmekle suçlandığı için mahkemeye gitti.
Having sold him the murder weapon makes you an accessory to uxoricide.
- Ona cinayet silahını satman onun karısın öldürmek için seni suç ortağı yapar.
Someone made a threat to kill that politician.
- Birisi o politikacıyı öldürmekle tehdit etti.
The man attacked her with the intention of killing her.
- Adam onu öldürmek niyeti ile ona saldırdı.
One drop of this poison is enough to kill 160 people.
- Bu zehirin bir damlası 160 kişiyi öldürmek için yeterlidir.
The mafia let him in on their plans to knock off a rival gangster.
- Mafya rakip gangsteri öldürmek için kendi planları üzerinde onu içeriye aldı.
The gangsters let him in on their plan to knock off a rival gang leader.
- Gangasterler bir rakip çete liderini öldürmek için planları gereği onun içeri girmesine izin verdiler.
You want to get us killed?
- Bizi öldürmek mi istiyorsun?
She started to get hungry, so she threw a small stone in the river to kill a fish.
- O acıkmaya başladı, bu yüzden bir balık öldürmek için nehire küçük bir taş attı.
The man attacked her with the intention of killing her.
- Adam onu öldürmek niyeti ile ona saldırdı.
Killing him is the easiest solution.
- Onu öldürmek en kolay çözümdür.
I will send my army to take the city and slaughter every single person there.
- Kenti alıp oradaki her bir kişiyi öldürmek için ordumu göndereceğim.
We were told to shoot to kill.
- Öldürmek için ateş etmemiz söylendi.
Tom didn't shoot to kill.
- Tom öldürmek için ateş etmedi.
The gangsters let him in on their plan to knock off a rival gang leader.
- Gangasterler bir rakip çete liderini öldürmek için planları gereği onun içeri girmesine izin verdiler.
The mafia let him in on their plans to knock off a rival gangster.
- Mafya rakip gangsteri öldürmek için kendi planları üzerinde onu içeriye aldı.
Have you ever thought of killing yourself? No, I'm not a person who would end their own life.
- Sen hiç kendini öldürmeyi düşündün mü? Hayır ben kendi hayatına son verecek bir kişi değilim.
A man was accused of killing his wife.
- Bir adam karısını öldürmekle suçlandı.
They threatened to kill me so I gave them up my wallet.
- Beni öldürmekle tehdit ettiler bu yüzden cüzdanımı onlara verdim.
Guns don't kill people. People kill people.
- Silahlar insanları öldürmez. İnsanlar insanları öldürür.
Tom wouldn't murder anybody.
- Tom kimseyi öldürmedi.
He will do anything but murder.
- Öldürmenin dışında bir şey yapacaktır.
He got down on his knees and prayed for the souls of the deceased.
- Dizlerinin üzerine çöktü ve ölenlerin ruhları için dua etti.
The Emperor prayed for the souls of the deceased.
- İmparator ölülerin ruhları için dua etti.
Tom didn't shoot to kill.
- Tom öldürmek için ateş etmedi.
We were told to shoot to kill.
- Öldürmek için ateş etmemiz söylendi.
The patient may pass away at any moment.
- Hasta herhangi bir anda ölebilir.
We won't let you pass away.
- Ölmene izin vermeyeceğiz.
People living in this area are dying because of the lack of water.
- Bu alanda yaşayan insanlar su yokluğu nedeniyle ölüyor.
Thousands of soldiers and civilians were dying.
- Binlerce asker ve sivil ölüyorlardı.
Dalida died from an overdose of sleeping pills.
- Dalida aşırı dozda uyku hapından öldü.
My father died of cancer.
- Babam kanserden öldü.
The Emperor prayed for the souls of the deceased.
- İmparator ölülerin ruhları için dua etti.
A monument has been erected to the memory of the deceased.
- Ölen kişinin anısına bir anıt dikildi.
All they that take the sword shall perish with the sword.
- Kılıç çekenlerin hepsi kılıçla ölecek.
My whole family perished in the fire.
- Benim bütün ailem yangında öldü.
I hope there'll be no bloodshed.
- Öldürme olmayacığını umuyorum.
I will send my army to take the city and slaughter every single person there.
- Kenti alıp oradaki her bir kişiyi öldürmek için ordumu göndereceğim.
Anime director Satoshi Kon died of pancreatic cancer on August 24, 2010, shortly before his 47th birthday.
- Anime yönetmeni Satoshi Kon, kırk yedinci doğum gününden kısa süre önce 24 Ağustos 2010 tarihinde pankreas kanserinden öldü.
Ivy Bean, the oldest user of both Facebook and Twitter, died at 104.
- Hem Facebook'un hem de Twitter'ın en yaşlı üyesi olan Ivy Bean, 104 yaşında öldü.
I'd like to strangle him.
- Onu boğarak öldürmek istiyorum.