Studying really isn't something easy.
- Öğrenim yapmak gerçekten kolay bir şey değildir.
The number of students going abroad to study is increasing each year.
- Öğrenim yapmak için yurtdışına giden öğrenci sayısı her yıl artmaktadır.
That country is turning into a society with high education.
- O ülke yüksek öğrenim görmüş bir topluma dönüşüyor.
My brother in Boston is studying to become a teacher.
- Boston'daki erkek kardeşim öğretmen olmak için öğrenim görüyor.
Language learning is like the number system; it has a beginning but doesn't have an end.
- Dil öğrenimi sayı sistemi gibidir; onun bir başlangıcı vardır ama sonu yoktur.