öğrenemez

listen to the pronunciation of öğrenemez
التركية - الإنجليزية
unteachable
Not teachable
{s} incapable of being taught, uneducable
öğren
learn

It's difficult to learn a foreign language. - Yabancı dil öğrenmek zordur.

I am learning Japanese to play mahjong in Japan. - Japoncayı Japonya'da mahjong oynamak için öğreniyorum.

öğren
{f} learning

I am learning a little English. - Ben biraz İngilizce öğreniyorum.

That didn't happen when I was learning Esperanto. - O Esparanto öğrenirken olmadı.

öğren
{f} learned

I learned to play guitar when I was ten years old. - On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim.

At the age of six he had learned to use the typewriter and told the teacher that he did not need to learn to write by hand. - Altı yaşında o, daktiloyu kullanmayı öğrendi ve öğretmenine el ile yazmayı öğrenmesine gerek kalmadığını söyledi.

öğren
{f} learnt

Tom learnt from Mr Ogawa that many people have scorn for the nouveau riche. - Tom birçok insanın sonradan görme insanları küçümsediğini Bay Ogawa'dan öğrendi.

Soon learnt, soon forgotten. - Çabuk öğrenilirse, çabuk unutulur.

öğren
internalize
öğrenemez
المفضلات