Tom showed Mary the chart.
- Tom Mary'ye çizelgeyi gösterdi.
I've been going over Tom's chart.
- Tom'un çizelgesini tekrar gözden geçiriyorum.
The grade seven and the grade eight students both have completely separate timetables.
- Yedince ve sekizinci sınıf öğrencilerinin tamamen ayrı zaman çizelgeleri var.
They are thirty minutes late according to the planned timetable.
- Onlar planlanan zaman çizelgesine göre otuz dakika geç kaldılar.
The trains are running according to schedule.
- Trenler vakit çizelgesine göre çalışıyorlar.