When you talk to others, you're doing it with your arms crossed.
- Başkalarıyla konuşurken, kollarınız çaprazlama bağlı şekilde onu yapıyorsunuz.
Tom was caught in the crossfire.
- Tom çapraz ateşe yakalandı.
There's a convenience store diagonally across the street.
- Caddenin çaprazlama karşısında bir mahalle bakkalı var.
I sliced the sandwich diagonally.
- Sandvici çaprazlama dilimledim.
There's a convenience store diagonally across the street.
- Caddenin çaprazlama karşısında bir mahalle bakkalı var.
A truck stopped crosswise in the middle of the road.
- Bir kamyon yolun ortasında çaprazlamasına durdu.
Tom was caught at the crossfire.
- Tom çapraz ateşe yakalandı.
Tom was caught in the crossfire.
- Tom çapraz ateşe yakalandı.
Tom likes crossword puzzles.
- Tom çapraz bulmacayı seviyor.
I'm trying to finish this crossword puzzle before Tom gets here.
- Tom buraya gelmeden önce bu çapraz bulmacayı bitirmeye çalışıyorum.