çıkmalar

listen to the pronunciation of çıkmalar
التركية - الإنجليزية
comments written into the margins
notes written in the margins
marginal notes
{i} marginalia
çık
drop out of
çıkma
{i} rise
çık
(Bilgisayar) break

I left home without having breakfast yesterday. - Ben dün kahvaltı etmeden evden çıktım.

He took a walk before breakfast. - O, kahvaltıdan önce bir yürüyüşe çıktı.

çık
(Bilgisayar) escape

Her name often escapes me. - Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.

They wanted to escape on vacation. - Tatile çıkmak istediler.

çıkma
outing
çıkma
discharge
çıkma
(İnşaat) oriel
çıkma
(Coğrafya) outcropping
çıkma
(Coğrafya,Jeoloji) outcrop
çıkma
bow window
çıkma
detachment
çıkma
(Meteoroloji) looming
çıkma
(Mekanik) bracket
çıkma
(Bilgisayar) pop

Tom became popular among teenagers as soon as he made his debut on the screen. - Tom ilk kez sahneye çıkar çıkmaz gençler arasında popüler oldu.

çıkma
(Jeoloji) exposure
çık
{f} exit

The exit flowrate is proportional to the pressure difference around the exit valve. - Çıkıştaki akış hızı, çıkış kapakçığının etrafındaki basınç farkıyla orantılıdır.

Emergency exits must be kept free of blockages for public safety. - Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.

çık
got out

When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet. - Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.

Tom got out of prison after 30 years. - Tom otuz yıldan sonra hapishaneden çıktı.

çık
{f} exited

The old woman exited the bus. - Yaşlı kadın otobüsten çıktı.

Sami exited the underground parking lot. - Sami yeraltı otoparkından çıktı.

çık
went forth
çık
go out

I'm going to go out this afternoon. - Bu öğleden sonra dışarıya çıkacağım.

I can't go out because I have a lot of homework. - Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var.

çık
move up
çık
emerge

It will be four years before the definite result of beef liberalization emerges. - Sığır serbestleştirilmesinin kesin sonucu ortaya çıkmadan önce dört yıl olacak.

Where is the emergency exit? - Acil çıkış kapısı nerede?

çık
gone forth
çık
took off for
çık
go forth
çık
emanate
çık
take off for
çık
taken off for
çık
get out

I couldn't get out of my garage because there was a car in the way. - Yolda bir araba olduğu için garajımdan çıkamadım.

They'll get out of class in forty minutes. - Kırk dakika içerisinde sınıftan çıkacaklar.

çıkma
sponson
çıkma
marginal note
çıkma
emanation
çıkma
outbreak
çıkma
{i} emergence

Enlightenment is man's emergence from his self-incurred immaturity. - Aydınlanma, insanın kendi kendine maruz kaldığı olgunlaşmamışlıktan ortaya çıkmasıdır.

çıkma
annotation
çıkma
bay
çıkma
exit
çıkma
coving
çıkma
extrication
çık
quit

Jane is very content with her job and has no desire to quit it. - Jane işinden çok memnun ve çıkma arzusu yok.

Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly. - Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.

çık
exeunt
çıkma
towel (put on when one is ready to leave the bathing room of a Turkish bath)
çıkma
going out bow window, balcony; projection, promontory; marginal note derkenar
çıkma
arch. projection, any structure projecting from the wall face of a building
çıkma
withdrawal
çıkma
(someone, something) which has come from
çıkma
going out

I stayed at home instead of going out. - Dışarı çıkmak yerine evde kaldım.

Most young adults enjoy going out at night. - Çoğu genç yetişkin geceleyin dışarı çıkmaktan hoşlanır.

çıkma
occurrence
çıkma
climb
çıkma
(someone) who has graduated from, who has finished (a school, a university)
çıkma
protrusion
çıkma
pull out
çıkma
going up
çıkma
cantilever
çıkma
going out (of), coming out (of), emerging (from), issuing
çıkma
egress
çıkma
egression
çıkma
expulsion
çıkma
scholium
التركية - التركية

تعريف çıkmalar في التركية التركية القاموس.

çıkma
Bir yazı sayfasının kenarına metinle ilgili olarak yazılan ek, derkenar. Çıkmış: "Saraydan çıkma İstanbul eşyalarını görünce bunların hakikatine inanmak lazım geldiğini anlamış."- A. Ş. Hisar
çıkma
Bir yazı sayfasının kenarına metinle ilgili olarak yazılan ek, derkenar
çıkma
Bir yapının üst katlarından dışarıya doğru uzanmış bölüm, balkon
çıkma
Kız ve erkek tarafının gönderdikleri hediye
çıkma
Hamamdan çıkarken kullanılan havlu ve kurulanma takımı, çıkacak
çıkma
Çıkmak işi
çıkma
Eski, kullanılmış
çıkma
Bir binanın üst katlarından dışarıya doğru taşan bölüm
çıkma
Neşet
çıkma
Çıkmış
çıkmalar
المفضلات