He took a walk before breakfast.
- O, kahvaltıdan önce bir yürüyüşe çıktı.
What would you do if war were to break out?
- Savaş çıksa ne yaparsın?
Her name often escapes me.
- Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
Tom pointed to the fire escape.
- Tom yangın çıkışını işaret etti.
Where is the emergency exit?
- Acil çıkış kapısı nerede?
Emergency exits must be kept free of blockages for public safety.
- Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.
When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet.
- Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.
Tom got out of prison after 30 years.
- Tom otuz yıldan sonra hapishaneden çıktı.
The old woman exited the bus.
- Yaşlı kadın otobüsten çıktı.
Sami exited the underground parking lot.
- Sami yeraltı otoparkından çıktı.
Daddy, may I go out and play?
- Baba, dışarıya çıkıp oyun oynayabilir miyim?
I can't go out because I have a lot of homework.
- Dışarıya çıkamam çünkü çok ödevim var.
The robber emerged from the darkness.
- Karanlıktan bir soyguncu ortaya çıktı.
Where is the emergency exit?
- Acil çıkış kapısı nerede?
I couldn't get out of my garage because there was a car in the way.
- Yolda bir araba olduğu için garajımdan çıkamadım.
By the time you get out of prison, she'll have been married.
- Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.
Sometimes, many problems and a lot of stress can lead you to quit your job. You must learn how to handle it quickly.
- Bazen çok sayıda sorun ve stres, işi bırakmanıza yol açabilir. Çabucak onunla nasıl başa çıkacağınızı öğrenmeniz gerekir.
Jane is very content with her job and has no desire to quit it.
- Jane işinden çok memnun ve çıkma arzusu yok.