çıkışı

listen to the pronunciation of çıkışı
التركية - الإنجليزية
out in

Once upon a time, there was a pretty little house way out in the country. - Bir zamanlar köyün çıkışında küçük güzel bir ev varmış.

enter a harbor; "the ship called in Athens"
çıkışı olmayan
dead end
çık
drop out of
acil çıkışı
emergency exit
kıvılcım çıkışı
spark output
sistem çıkışı
downstream
video çıkışı
(Bilgisayar) video output
çık
(Bilgisayar) break

I left home without having breakfast yesterday. - Ben dün kahvaltı etmeden evden çıktım.

Tom sprang out of bed, threw on some clothes, ate breakfast and was out of the door within ten minutes. - Tom, yataktan dışarı fırladı, bazı giysiler giyiverdi, kahvaltı yaptı ve on dakika içinde kapıdan çıktı.

çık
(Bilgisayar) escape

Her name often escapes me. - Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.

They wanted to escape on vacation. - Tatile çıkmak istediler.

çık
{f} exit

Everybody in the building headed for the exits at the same time. - Binadaki herkes aynı anda çıkışa yöneldi.

Please use this exit when there is a fire. - Bir yangın olduğunda, lütfen bu çıkışı kullanın.

çık
got out

The argument quickly got out of control. - Tartışma hızla kontrolden çıktı.

Tom got out of the hospital. - Tom hastaneden çıktı.

çık
{f} exited

Dan exited the train station at seven thirty. - Dan 7.30'da tren istasyonundan çıktı.

The old woman exited the bus. - Yaşlı kadın otobüsten çıktı.

çık
went forth
çık
go out

Daddy, may I go out and play? - Baba, dışarıya çıkıp oyun oynayabilir miyim?

Go out and breathe some fresh air instead of watching TV. - Televizyon seyretmek yerine, dışarıya çıkıp biraz temiz hava al.

çık
move up
çık
emerge

It will be four years before the definite result of beef liberalization emerges. - Sığır serbestleştirilmesinin kesin sonucu ortaya çıkmadan önce dört yıl olacak.

Emergency exits must be kept free of blockages for public safety. - Acil çıkış yolları, kamu güvenliği için tıkanıklıklardan uzak tutulmalıdır.

çık
gone forth
çık
took off for
çık
go forth
çık
emanate
çık
take off for
çık
taken off for
çık
get out

I couldn't get out of my garage because there was a car in the way. - Yolda bir araba olduğu için garajımdan çıkamadım.

They'll get out of class in forty minutes. - Kırk dakika içerisinde sınıftan çıkacaklar.

Her inişin bir çıkışı her çıkışın bir inişi vardır
(Atasözü) Every declivity has an acclivity and every acclivity has a declivity
gaz çıkışı
gas output
kafa çıkışı
head out
acil durum çıkışı
emerceny exit
anayol çıkışı nerede
Where is the exit to the highway
baca gazı çıkışı
(İnşaat,Teknik) flue outlet
baca çıkışı
chimney outlet
balkon dışı çıkışı
(İnşaat) balcony exterior exit
benzin çıkışı
(Otomotiv) fuel outlet pipe
bilgi çıkışı
information output
bilgi çıkışı
data output
bilgisayar çıkışı
(Bilgisayar,Teknik) computer output
egzoz gaz çıkışı
(Otomotiv) exhaust gas discharge
egzoz çıkışı
(Otomotiv) exhaust port
egzoz çıkışı
exhaust outlet
egzoz çıkışı deliği
exhaust port
güç çıkışı
power output
hava çıkışı
air outlet
imdat çıkışı
escape hatch
kara garnizon saati çıkışı
(Askeri) black station clock receive out
kendi kendine test çıkışı
self test output
kendinden test çıkışı
(Otomotiv) self test output
modem çıkışı
(Bilgisayar) modem out
mono çıkışı sessiz
(Bilgisayar) monoout mute
motor çıkışı
(Otomotiv) engine output
nozul çıkışı
nozzle outlet
pazar giriş ve çıkışı
(Hukuk) market entry and exıit
pompa çıkışı
pump outlet
sayfa çıkışı
(Bilgisayar) page exit
tahrik çıkışı
drive outlet
tehlike çıkışı
emergency exit
yarışta çıkışı veren kimse
starter
yer iniş çıkışı
earth wave
çık
quit

She advised him to take a long holiday, so he immediately quit work and took a trip around the world. - O, ona uzun bir tatile çıkmasını tavsiye etti, bu yüzden o, derhal işi bıraktı ve dünya yolculuğuna çıktı.

Tom couldn't quite make out what the sign said. - Tom işaretin ne anlama geldiğini tam olarak çıkaramadı.

çık
exeunt
ısa'nın göğe çıkışı
Ascension
ısıtıcı çıkışı
heater outlet
التركية - التركية

تعريف çıkışı في التركية التركية القاموس.

rol çıkışı
(Psikoloji, Ruhbilim) Kişinin, kimlik duygusunda merkezi önem taşıyan bir rolü terk edip, bu rolü de dikkate alarak yeni bir rolde kendine yeni bir kimlik oluşturması
kafa çıkışı
Futbolda havadan gelen topa kafa vurmak için yükselme
yangın çıkışı
Yangından kaçmak için binalara yapılan çıkış kapısı veya merdiveni
çıkışı
المفضلات