Stupidity is also a natural talent.
- Aptallık aynı zamanda doğal bir yetenektir.
Stupidity is riding a bike that doesn't have brakes.
- Aptallık frenleri olmayan bir bisiklete binmektir.
I'm getting endlessly annoyed by this foolishness.
- Bu aptallık tarafından sonsuz bir şekilde rahatsız oluyorum.
Let's not have any more foolishness.
- Hadi daha fazla aptallık yapmayalım.
He's always asking silly questions.
- O her zaman aptal sorular soruyor.
His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
- Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi!
Everything too stupid to say is sung.
- Söylenemeyecek kadar aptalca olan her şey söylenir.
It was stupid of you to believe in him.
- Ona inanmakla aptallık ettin.
Life is as a box of matches. Treating it cautiously is foolish, not treating it cautiously is dangerous.
- Yaşam bir kutu kibrit gibidir. Dikkatli davranırsan aptallıktır. Dikkatli davranmazsan tehlikelidir.
They said the deal was foolish.
- Onlar anlaşmanın aptalca olduğunu söyledi.
A fool and his money are soon parted.
- Aptal parasını çabuk harcar.
A fool and his money are soon parted.
- Aptal ve parası çabuk ayrılırlar
I thought you were a dummy.
- Ben senin bir aptal olduğunu düşünüyordum.
You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
- Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine pachinko oynayarak tüm vaktini harcıyor.
Idiot! She's not being honest when she says she loves you. Haven't you figured it out yet? She's just a gold digger.
- Aptal! Seni sevdiğini söylediğinde dürüst olmuyor. Hâlâ anlamadın mı? O, tam bir altın arayıcısı.
You're not an innocent girl, are you?
- Sen aptal bir kız değilsin, değil mi?
He got tired of being the devil's advocate and now agrees with every idea they suggest, no matter how dumb.
- O, şeytanın avukatı olmaktan usandı ve ne kadar aptalca olursa olsun, şimdi onların önerdiği her fikri kabul ediyor.
The world is full of dumb people.
- Dünya aptal insanlarla dolu.
Tom looks really goofy today.
- Tom bugün gerçekten aptal görünüyor.
Tom does do some goofy things from time to time.
- Tom zaman zaman bazı aptalca şeyler yapıyor.
This imbecile has sharp teeth.
- Bu aptalın keskin dişleri var.
It's better to be alone than with some dumbass by your side.
- Yalnız olmak yanında birkaç aptalla birlikte olmaktan daha iyidir.
What do you say we ditch this bozo and have some fun?
- Bu aptaldan kurtulup biraz eğlenmeye ne dersiniz?
He's a twat. I can't listen to his nonsense anymore.
- O bir aptal. Onun saçmalıklarını artık dinleyemem.
Tom is by no means unintelligent. He is just lazy.
- Tom asla aptal değildir, O sadece tembeldir.
Get your ass over here, you idiot!
- Çabuk buraya gel, seni aptal!
I may be crazy, but I'm not stupid.
- Ben deli olabilirim, ama aptal değilim.
It would be crazy to do that.
- Onu yapmak aptalca olurdu.
The people all praised the emperor's clothes without telling him the truth so as not to seem stupid, until a little boy said, The emperor is naked!
- İnsanların hepsi küçük bir çocuk İmparator çıplak! deyinceye kadar aptal görünmemek için ona gerçeği söylemeden imparatorun giysilerini övdü.
Is it hard to fool you?
- Seni aptal yerine koymak zor mu?
I am not so simple as to believe that.
- Ona inanacak kadar aptal değilim.
Worse than a simple fool is a fool believing himself intelligent.
- Kendini zeki sanan bir aptal, basit bir aptaldan daha kötüdür.
It sounds a bit goofy.
- O biraz aptal görünüyor.
Tom looks really goofy today.
- Tom bugün gerçekten aptal görünüyor.
Internet comments are generally idiotic.
- İnternet yorumları genellikle aptalca.
It's the most idiotic thing I've seen in my life.
- Bu, hayatımda gördüğüm en aptalca şey.
Tom called me a stupid jerk.
- Tom bana aptal pislik derdi.
Tom is obviously a jerk.
- Tom açıkçası bir aptal.