approaching, coming near; impending; present, at hand

listen to the pronunciation of approaching, coming near; impending; present, at hand
İngilizce - Türkçe

approaching, coming near; impending; present, at hand teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

toward
{e} -e doğru, -in yanına doğru: toward the river nehre doğru
toward
-e doğru
toward
{e} -e karşı
toward
{e} e karşı
toward
(Aİ) bkz.towards
toward
e doğru
toward
{e} e yakın
toward
{e} yönünde

İyileşme yönündeki ilk adım, bir sorunun olduğunu kabul etmektir. - The first step toward recovery is admitting that you have a problem.

toward
{e} -e doğru, -e yakın (bir zaman): toward noon öğleye doğru
toward
yakın

Tom bana karşı çok cana yakın. - Tom has been very friendly toward me.

Samanyolu galaksimize en yakın sarmal gökada Andromeda'dır. Andromeda 2 milyondan fazla ışık yılı uzaklıktadır. Onun orta çıkıntısı ve spiral kolları 15 derecelik açıyla bize doğru eğiktir. - The spiral galaxy closest to our Milky Way galaxy is Andromeda. Andromeda is over 2 million light-years away. Its central bulge and spiral arms are tilted toward us at a 15 degree angle.

toward
uysal
toward
doğru

O plaja gitti, ve denizin üzerinden ufka doğru baktı. - He went to the beach, and looked far across the sea toward the horizon.

Topu duvara doğru çekti. - He tossed the ball towards the wall.

toward
çok şey vaadeden
toward
yumuşak başlı
toward
aday olan
İngilizce - İngilizce
toward

On the morrow our Lord Abbot orders the Cellerarius to send off his carpenters to demolish the said structure brevi manu, and lay up the wood in safe keeping. Old Dean Herbert, hearing what was toward, comes tottering along hither, to plead humbly for himself and his mill.

approaching, coming near; impending; present, at hand