appearance; a perceptible aspect of something that is mutable

listen to the pronunciation of appearance; a perceptible aspect of something that is mutable
İngilizce - Türkçe

appearance; a perceptible aspect of something that is mutable teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

phenomenon
görüngü ve olay
phenomenon
olağanüstülük
phenomenon
{i} (Felsefe) fenomen, görüngü
phenomenon
(Ticaret) olağan üstü olan şey
phenomenon
olgu

Bu normal bir olgudur. - It's a normal phenomenon.

Tom yaşamını bu olguyu incelemeye adamış. - Tom devoted his life to the study of this phenomenon.

phenomenon
görüngü
phenomenon
fenomen

Bu büyük olasılıkla çok araştırma konusu olacak olan oldukça ilgi çekici bir fenomendir. - This is a highly intriguing phenomenon that will likely be the subject of much research.

O tamamen farklı bir fenomendir. - That's a completely different phenomenon.

phenomenon
hadise
phenomenon
olay

Bu olay yavaş yavaş anlaşılıyor. - This phenomenon is being understood slowly.

Şimşek, elektriksel bir olaydır. - Lightning is an electrical phenomenon.

phenomenon
olağanüstü kimse/şey/olay
phenomenon
{i} doğal olay

İsveç'te bir yerine üç isme sahip olmak bir çocuk için daha yaygındır, fakat burada, evde, daha sıra dışı bir doğal olaydır. - In Sweden it is more common for a child to have three first names than one, but here, at home, this is a more unusual phenomenon.

phenomenon
(Tıp) (phenomena) olay, hadise, fenomen
phenomenon
{i} algılanabilen şey
phenomenon
olağandışı şey/olgu
phenomenon
{i} olağanüstü şey
phenomenon
{ç} phe.nom.e.na (fînam'ına)
phenomenon
{i} harika
İngilizce - İngilizce
phenomenon

I verily believe that in the Moon there are no rains, for if Clouds should gather in any part thereof, as they do about the Earth, they would thereupon hide from our sight some of those things, which we with the Telescope behold in the Moon, and in a word, would some way or other change its Phœnomenon.

appearance; a perceptible aspect of something that is mutable