any very small distance, or degree; a hairbreadth

listen to the pronunciation of any very small distance, or degree; a hairbreadth
İngilizce - Türkçe

any very small distance, or degree; a hairbreadth teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

hair
saç

Kahverengi saçın çok güzel olduğunu düşünüyor musun? - Do you think that brown hair is very beautiful?

Kısa saç stilini severim. - I like the short hairstyle.

hair
tüy

Ben büyük, siyah, tüylü tarantulalardan korkuyorum! - I'm scared of big, black, hairy tarantulas!

Saçında bir kuş tüyü var. - You have a feather on your hair.

hair
kıl

Tom'un kıllı kolları yok. - Tom doesn't have hairy arms.

Hayvanların derisi kıllarla kaplı. - The skin of animals is covered with hair.

hair
hair net saç filesi
hair
(Tıp) baş derisini örten kıllardan her biri, saç
hair
(Tıp) İç kulaktaki işitme hücreleri üzerinde bulunan tüy şeklindeik ince uzantılardan her biri
hair
(Tıp) deri üzerini örten ince iplik şeklindeki uzantılardan her iri, kıl, tüy
hair
lif
hair
(Bilgisayar) ipince
hair
(Bilgisayar) çok ince
hair
hair remover kılları döken ilâç
hair
hair pencil kıldan yapılmış ince resim fırçası
hair
kıl payı mesafe
hair
hair re storer saçı beslediği zannedilen ilâç
hair
ceza gömleği
hair
hair shirt at kılı gömlek
İngilizce - İngilizce
hair

Just a little louder please - turn that knob a hair to the right.

any very small distance, or degree; a hairbreadth