Her halükârda o senin ağabeyin.
- In any case, he's your big brother.
Her halükarda çok geç.
- In any case, it's too late.
Her halukârda ebeveynlerine itaat etsen iyi olur.
- In any case you had better obey your parents.
Her halukarda, bu işi yarına kadar bitirmek zorundayım.
- In any case, I must finish this work by tomorrow.
Ne olursa olsun, makaleyi yazmayı bitirdim.
- In any case, I've finished writing the article.
Ne olursa olsun, yarın trene yetişin.
- In any case, catch the train tomorrow.
Her durumda, ben zaten tamamen size affettim.
- In any case, I've already entirely forgiven you.
... media in any case. ...