O, teniste büyük bir ilerleme kaydetti.
- He has made a big improvement in tennis.
Ben ilerlemeyi görebiliyorum.
- I can see the improvement.
Gelişim önerileri hoş karşılanır.
- Suggestions for improvements are welcomed.
Amerikan-İngiliz ilişkileri gelişme gösterdi.
- American-British relations showed improvement.
Teknolojideki gelişmeler onların başarmasına yardım etti.
- Improvements in technology helped them succeed.
Biz birçok iyileştirmeler yaptık.
- We've made many improvements.
Aldığımızdan beri evde birçok iyileştirmeler yaptık.
- We have made numerous improvements to our house since we bought it.