Tom bunu sadece Mary'yi rahatsız etmek için yapıyor.
- Tom is doing that just to annoy Mary.
Seni rahatsız etmek istemedim.
- I didn't want to annoy you.
O onu sadece onu kızdırmak için yapıyor.
- She is doing that only to annoy him.
Facebook her zaman promotörleri kızdırmak için bir yol bulur.
- Facebook always finds a way to annoy promoters.
Onun tonu çok kızgındı.
- His tone was very annoyed.
Tom biraz kızgın görünüyordu.
- Tom looked a little annoyed.
Tom'un yüzünde rahatsız olmuş bir görünüm vardı.
- Tom had an annoyed look on his face.
Yan taraftaki insanlar dün gece çok gürültü yaptığımız için bizden rahatsız olmuştu.
- The people next door were annoyed with us for making so much noise last night.
Gerçekten can sıkıcısın.
- You are really annoying.
İnsanlar iş yerlerinde cinsel ilişkide bulunduğunda, bu can sıkıcıdır.
- It's annoying when people make out at work.
Erkek kardeşlerini sinirlendiriyor musun?
- Do you annoy your brothers?
Onun konuşma şekli beni sinirlendiriyor.
- His way of speaking annoys me.
O bütün gün canımı sıkmaktan başka bir şey yapmaz.
- She does nothing but annoy me all day long.
Canımı sıkmak için hataları kasıtlı olarak yaptı.
- He made mistakes on purpose to annoy me.
Tom Mary'yi kızdırıyor.
- Tom is annoying Mary.
Tom, Meri'yi kızdırmayı seviyor.
- Tom loves to annoy Mary.
Aynaya bak ve kendini boktan hisset.
- You look in the mirror and feel like a shitty person.
Artık o boktan şarkıyı dinlemeye tahammül edemem!
- I can't stand listening that shitty song anymore!
O her zaman oraya geç geldiği için sinirlendi.
- He's annoyed because she always gets there late.
Tom bana çok sinirlendi.
- Tom is very annoyed with me.
Tom gözle görülür şekilde sinirlenmişti.
- Tom was visibly annoyed.
Çocuk soruları ile onu sinirlendirmişti.
- The child annoyed her with questions.
Tom son derece sinirlenmişti.
- Tom was extremely annoyed.
Tom gözle görülür şekilde sinirlenmişti.
- Tom was visibly annoyed.
Don't get shitty at me!.
Connie liked to annoy her brother by using him as a leg rest.
The home far and away, the distance where lives joy, / The cure, at once and ever, of world and world's annoy .
Marc loved his sister, but when she annoyed him he wanted to switch her off.
... where I can't focus on a conversation. Everyone around me is annoyed, because they're like, ...