O açık ve güvenilirdir.
- He's open and trusting.
Tom'un çok güvenilir olduğunu düşünüyorum.
- I think that Tom is too trusting.
Ona güvenerek büyük bir riske giriyorsun.
- You're running a big risk in trusting him.
Bilim adamlarına göre yaygın bir hata her problemin teknik bir çözümü var olduğuna yanlışlıkla inanmaktır.
- A fault common to scientists is mistakenly believing that every problem has a technical solution.
Tom Mary'nin söylediğine inanarak zor zaman geçiriyor.
- Tom has a hard time believing anything Mary says.