and so on and so forth

listen to the pronunciation of and so on and so forth
İngilizce - Türkçe

and so on and so forth teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

and so on
vb
and so on
ve benzerleri

Seyirciler arasında öğretmenler, avukatlar, mühendisler ve benzerleri vardı. - Among the audience, there were teachers, lawyers, engineers, and so on.

O, piyano, flüt, gitar ve benzerlerini çalar. - He can play the piano, the flute, the guitar, and so on.

and so on
vs
and so on
ve benzeri gibi
and so on
ve benzeri şeyler

Süt, yumurta, tereyağı ve benzeri şeyleri satın almalısınız. - You must buy milk, eggs, butter, and so on.

Gemi kömür, kereste, ve benzeri şeylerle yüklüydü. - The vessel was loaded with coal, lumber, and so on.

and so on
vesaire

Kalemler, defterler, sözlükler vesaire satın aldı. - He bought pencils, notebooks, dictionaries and so on.

and so on
ve saire
and so on
filan
and so on
filan, v.s., v.b
and so on
buna benzer

Dolma kalemlere, defterlere ve buna benzer şeylere ihtiyacım var. - I need pens, notebooks and so on.

and so on
filan falan
and so on
ve benzeri

Yemek yapmak, örgü örmek, bahçıvanlık, pul toplamak ve benzeri birçok hobileri vardır. - She has many hobbies, cooking, knitting, gardening, collecting stamps, and so on.

Süt, yumurta, tereyağı ve benzeri şeyleri satın almalısınız. - You must buy milk, eggs, butter, and so on.

and so on
falan

Elma, portakal falan getirdi. - She brought apples, oranges, and so on.

and so on
ve diğerleri
and so on
falan filan
İngilizce - İngilizce
etcetera, and others
and so on
Indicates that a list continues in a similar manner

Put things where you will use them: sponges next to the sink, knives next to the cutting board, and so on.

and so on
continuing in the same way
and so on
etcetera, and others, and so forth
and so on and so forth

    Heceleme

    and so on and so Forth

    Türkçe nasıl söylenir

    ınd sō ôn ınd sō fôrth

    Telaffuz

    /ənd ˈsō ˈôn ənd ˈsō ˈfôrᴛʜ/ /ənd ˈsoʊ ˈɔːn ənd ˈsoʊ ˈfɔːrθ/