an outburst of an emotion; a paroxysm; a fit of passion; as, an access of fury

listen to the pronunciation of an outburst of an emotion; a paroxysm; a fit of passion; as, an access of fury
İngilizce - Türkçe

an outburst of an emotion; a paroxysm; a fit of passion; as, an access of fury teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

access
giriş

Polis yola girişi kısıtladı. - The police restricted access to the road.

Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak. - Our company is going to be left behind too if we don't create an environment in which we can get instant Internet access.

access
{i} erişim

Havaalanına kolay erişimi olan bir yerde kalalım. - Let's stay somewhere with easy airport access.

Onun belgelere erişim hakkı vardı. - He had access to the papers.

access
{f} bağlamak
access
{i} bilgisayar sistemine girip bilgi almak izni (bilgisayar)
access
(Politika, Siyaset) katılıma
access
(Dilbilim) edinebilirlik
access
(Kanun) mürur hakkı
access
kulanma hakkı
access
yaklaşım
access
geçit
access
ulaşma

Kablo olmadan internete ulaşmak mümkündür. - It is possible to access the Internet without a wire.

access
{f} eriş

Tüm öğrencilerin kütüphaneye erişimi var. - All students have access to the library.

Nedense benim e-postama erişemedim. - For some reason I couldn't access my e-mail.

access
kullanma hakkı
access
nöbet have access yanına girebilmek
access
(fiil) bağlamak
access
erişim erişim, erişmek
access
Çoğalma
access
{i} yanaşmak
access
(Avrupa Birliği) giriş, girme,katılma; erişim
İngilizce - İngilizce
access
an outburst of an emotion; a paroxysm; a fit of passion; as, an access of fury

    Heceleme

    an out·burst of an emotion; a paroxysm; a fit of passion; as, an ac·cess of fu·ry

    Telaffuz