Bu top o çocuğun servetidir.
- This ball is that boy's treasure.
Topu duvara doğru çekti.
- He tossed the ball towards the wall.
Bir top oyununa gitmek ister misin?
- Do you want to go to a ball game?
Bugünkü top oyununun iptal edilmeyeceğini umuyorum.
- I hope today's ball game won't be canceled.
Top, yolun karşısına yuvarlandı.
- The ball rolled across the road.
Top yuvarlaktır ve maç 90 dakika sürer.
- The ball is round, and the game lasts 90 minutes.