an officer in an ecclesiastical court

listen to the pronunciation of an officer in an ecclesiastical court
İngilizce - Türkçe

an officer in an ecclesiastical court teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

official
memur

Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi. - The politician pushed for reform by denouncing the corruption of the government officials.

Bazı memurlara rüşvet verilmiş olabilir. - Some officials may have been corrupted.

official
resmi

Onun resmî iş görevleri nelerdir? - What are his official job duties?

Tayca Tayland'ın resmî dilidir. - Thai is the official language of Thailand.

official
yetkili

Kanadalı yetkililer, her insanın malzemelerini tarttı. - Canadian officials weighed the supplies of each man.

O, bu kasabanın sakinleri tarafından bir yetkili seçildi. - He was elected an official by the inhabitants of this town.

official
(isim) memur
official
(Tıp) ofisiyal
official
resmi memur
official
görevli

Müze görevlilerine göre ETA gelecekte müzeye zarar vermeyecek. - Museum officials think that ETA will not harm the museum in the future.

Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu. - The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.

official
(Spor) hakem
official
resmi yetkili
official
(Kanun) resmi sıfatı haiz
official
memurlar

Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar. - The customs officials searched the whole ship.

Gümrük memurları kutuları inceledi. - The customs officials examined the boxes.

official
(Tıp) Tıp heyeti tarafından tasdik ve kabul olunmuş (ilaç), officialis
official
memuriyete ait
official
kırtasiyecilik
official
{s} devlet

Siyasetçi devlet memurlarının yolsuzluğunu kınayarak reformu ısrarla istedi. - The politician pushed for reform by denouncing the corruption of the government officials.

Devlet memurları bütün fabrikaları denetlediler. - Government officials inspected all factories.

official
officiallyresmen
official
officialdom memur sınıfı
official
memura yakışır
İngilizce - İngilizce
{n} official
an officer in an ecclesiastical court

    Heceleme

    an of·fic·er in an ec·cle·si·as·ti·cal Court

    Türkçe nasıl söylenir

    ın ôfısır în ın îkliziästîkıl kôrt

    Telaffuz

    /ən ˈôfəsər ən ən əˌklēzēˈastəkəl ˈkôrt/ /ən ˈɔːfəsɜr ɪn ən ɪˌkliːziːˈæstɪkəl ˈkɔːrt/