Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

an involuntary act, excited by drowsiness, etc

listen to the pronunciation of an involuntary act, excited by drowsiness, etc
İngilizce - Türkçe

an involuntary act, excited by drowsiness, etc teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

yawn
esnemek

Kendimi esnemekten alamadım. - I couldn't help yawning.

Kendimi esnemekten alamadım. - I couldn't stop myself from yawning.

yawn
derin bir çukur açmak
yawn
esneme

Kendimi esnemekten alamadım. - I couldn't help yawning.

Kendimi esnemekten alamadım. - I couldn't keep myself from yawning.

yawn
{f} esne

Öksürürken, hapşırırken veya esnerken ağzınızı kapatın. - Cover your mouth when you cough, sneeze, or yawn.

Tom esnemesini durduramadı. - Tom couldn't stop yawning.

yawn
{f} açılmak
yawn
{f} esneyerek söylemek
yawn
(Tıp) (ing) Esneme, esneyiş
yawn
{f} yarılmak
yawn
{f} derin bir çukur gibi bir boşluk/açıklık bulunmak/belirmek/açılmak: If he hadn't stopped right then, he wouldn't have seen
yawn
{f} genişlemek
yawn
(isim) esneme
İngilizce - İngilizce
yawn