an introduced species, especially one which is not of australian origin

İngilizce - Türkçe

an introduced species, especially one which is not of australian origin teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

{s} egzotik

Gürültüden uzak olarak, gölün önündeki egzotik bitkilerin yanında oturabilirsin. - You can sit by the exotic plants in front of the lake, away from the noise.

O egzotik yerlere seyahat etme fikrine saplantılıydı. - He was obsessed with the idea of travelling to exotic locations.

exotic

(Tıp) Başka memleketin özelliklerini taşıyan, yabancı, alışılmamış, egzotik

exotic

yabancıl

exotic

(Jeoloji) havza dışından gelen

{s} başka iklime ait

exotic

ekzotik (yabancı, havza dışından kaynaklanan/gelen)

{s} yabancı

{s} acayip

{s} garip

İngilizce - İngilizce

an introduced species, especially one which is not of australian origin teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı: exotic

an introduced species, especially one which is not of australian origin

Heceleme

an in·tro·duced species, es·pe·cial·ly one which I·s not of Aus·tral·ian o·ri·gin

Telaffuz

Resimler

Google Resimler

Bing Resimler

Geçmiş

Favoriler

Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.

an introduced species, especially one which is not of australian origin