an image; a picture; a graphic

listen to the pronunciation of an image; a picture; a graphic
İngilizce - Türkçe

an image; a picture; a graphic teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

visual
{s} görsel

Görsel öğrenenler kendi notlarında genellikle görsel temsillerden yardım görürler. - Visual learners are often helped by visual representations in their own notes.

Dört boyutluları görselleştirmek zordur. - It's difficult to visualize four dimensions.

visual
visual education görerek eğitim
visual
visual field görüş sahası
visual
görerek
visual
(Tıp) vizüel
visual
görmeye ait
visual
ayanî
visual
görüşe ait
visual
görünen
visual
görme

Kız kardeşim görme engelli çocuklar için bir okulda çalışıyor. - My sister works at a school for visually impaired children.

visual
{i} görsel araç
visual
{i} taslak
visual
görsel,görülebilir
visual
(sıfat) görme, görüş, görsel, optik, görülebilir
visual
{s} görüş

Maalesef görüş alanım daraldı. - I'm afraid my visual field has narrowed.

visual
(Tıp) Görme duyusuna ait, optik, görülebilir, görülmesi mümkün
visual
{s} optik
visual
{i} kroki
İngilizce - İngilizce
visual
an image; a picture; a graphic