Yarın burada bir toplantı yapacağız.
- We are going to have a meeting here tomorrow.
Toplantıyı şimdi başlatalım mı?
- Shall we start the meeting now?
Tom gelinceye kadar mitinge başlamayacağız.
- We won't start the meeting until Tom comes.
Miting gerçekten iyi gitti.
- The meeting went really well.
Meg Tom'la tekrar buluşmaktan mutluydu.
- Meg was happy about meeting Tom again.
Burada seninle buluşmayı asla hayal etmedim.
- Never did I dream of meeting you here.
Seninle görüşmeyi iple çekiyorum.
- I've been looking forward to meeting you, Tom.
Seninle görüşmeye can atıyorum.
- I've been looking forward to meeting you.
Onu karşılamak amacıyla oraya gittim.
- I went there for the purpose of meeting him.
Şirketimizin ilk önceliği, müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaktır.
- Our company's first priority is meeting our customers' needs.
Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı.
- Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town.
Karşılaşmamız oldukça raslantıydı.
- Our meeting was quite accidental.
They came together in a chance meeting on the way home from work.