an authoritative prohibition or negative; a forbidding; an interdiction

listen to the pronunciation of an authoritative prohibition or negative; a forbidding; an interdiction
İngilizce - Türkçe

an authoritative prohibition or negative; a forbidding; an interdiction teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

veto
veto etmek
veto
{f} veto et

Kongreden geçtikten sonra, Cumhurbaşkanı kanunu veto etti. - The President vetoed the law after Congress passed it.

Başkan yasa tasarısını veto etti fakat Kongre onun vetosunu geçersiz kıldı. - The President vetoed the bill, but Congress overrode his veto.

veto
{i} ret
veto
{i} veto
veto
{f} reddetmek
veto
yasak
veto
{i} red
veto
veto power reddetme yetkisi
veto
{i} veto hakkı
İngilizce - İngilizce
veto
an authoritative prohibition or negative; a forbidding; an interdiction

    Heceleme

    an au·tho·ri·ta·tive Pro·hi·bi·tion or negative; a forbidding; an in·ter·dic·tion

    Telaffuz