an attendant; one who is present

listen to the pronunciation of an attendant; one who is present
İngilizce - Türkçe

an attendant; one who is present teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

assistant
{i} muavin
assistant
asistan

Tom Mary'yi onun asistanı olarak çalışması için atadı. - Tom appointed Mary to act as his assistant.

Biz onu bir asistan olarak onu işe aldık. - We employed her as an assistant.

assistant
yardımcı

Kendisi bir arkeolog'un yardımcısıdır. - He is an archeologist's assistant.

Yardımcısı ayakkabılarını parlattı. - His assistant polished his shoes.

assistant
yardımcı eleman
assistant
(sıfat) yardımcı
assistant
{i} tezgâhtar

Eşimin elleri tezgahtarınkinden biraz daha küçük. - My wife's hands are slightly smaller than the shop assistant's.

Yaşlı insanlar tezgâhtar tarafından kandırıldı. - Old people were tricked by the shop assistant.

İngilizce - İngilizce
assistant