an answer; as, a return to one's question

listen to the pronunciation of an answer; as, a return to one's question
İngilizce - Türkçe

an answer; as, a return to one's question teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

return
{f} dönmek

O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı. - He left the Mexican capital to return to Texas.

Başkan Washington'a dönmek zorunda kaldı. - The president was forced to return to Washington.

return
{f} iade etmek

Ah! Tekrar unuttum! Bugün bir kitabı iade etmek için kütüphaneye gitmem gerekiyordu. - Ah! I forgot again! I was supposed to go to the library to return a book today!

Bunu iade etmek istiyorum. - I'd like to return this.

return
geri gönderme
return
(Ticaret) geri çevirme

O onun aşkını geri çevirmedi. - He did not return her love.

return
getirmek (kar)
return
dönüp gelme
return
yanıt vermek
return
{i} seçim sonucu
return
{i} tazminat
return
{f} nüksetmek
return
{i} bülten
return
dönüş, dönmek dön
return
{f} misilleme yapmak
return
{f} geri gelmek
return
{f} yansıtmak
return
{i} karşılık

Keşke iyiliğe karşılık verebilsem. - I only wish I could return the favor.

Tom karşılık olarak ne istiyor. - What does Tom want in return?

return
{i} geriye gitme
return
{f} karar vermek [mahk.]
İngilizce - İngilizce
return