O hepimiz için kahve yaptı.
- She made coffee for all of us.
Hepimiz onun yanında gittik.
- All of us went besides him.
Hepiniz gerçek hikayeyi biliyorsunuzdur.
- All of you are familiar with the truth of the story.
Hepiniz için harika haberim var.
- I have wonderful news for all of you.
... check all of them. ...
... So, rockets, the motion of planets, and even buildings in Manhattan, all of them owe their ...