Practically every family has a TV.
- Neredeyse her ailede televizyon var.
I don't know anything about her family.
- Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
What's your favorite oldies song?
- Favori aile şarkın nedir?
Sami was arrested for domestic violence six times.
- Sami aile içi şiddet nedeniyle altı kez tutuklandı.
Everyone has domestic troubles from time to time.
- Herkesin zaman zaman ailevi sorunları olur.
The king and his family live in the royal palace.
- Kral ve ailesi kraliyet sarayında yaşar.
By example, parents should teach their children kindness.
- Aileler çocuklarına örnek ile kibarlığı öğretmeli.
Her parents didn't approve of her relationship with him.
- Ailesi onun onunla olan ilişkisi onaylamadı.
Tom and Mary kept their relationship hidden from their parents.
- Tom ve Mary ilişkilerini ailelerinden gizli tuttular.
What's the spelling of your family name?
- Aile adınızın yazılımı nasıl?
How is your family name written?
- Aile adın nasıl yazılır?
You'd better go to see your family doctor at once.
- Derhal aile doktorunla görüşmeye gitmelisin.
Layla was our family doctor.
- Leyla aile doktorumuzdu.
Tom's expensive tastes put a strain on the family's finances.
- Tom'un pahalı zevkleri ailenin mali durumuna bir yük oluyordu.
The government lowered taxes for lower-income families.
- Hükümet düşük gelirli aileler için vergileri düşürdü.
Tom apologized to the families of the victims for the explosion at the factory.
- Tom fabrikadaki patlama için kurbanların ailelerine özür diledi.
The nuclear family is a young prejudice; in fact, families have only been built around the few immediate members in the last 50 or 60 years of relative wealth.
- Çekirdek aile genç bir önyargıdır; aslında, aileler sadece göreli zenginliğin son 50 ya da 60 yılı içinde birkaç yakın üyenin etrafında inşa edilmiştir.