Tom oldukça agresif, değil mi?
- Tom is quite aggressive, isn't he?
Bu örümcek inanılmaz derecede agresif.
- This spider is incredibly aggressive.
Tom son derece saldırgan.
- Tom is extremely aggressive.
Tom saldırgan görünüyor.
- Tom seems aggressive.
Daha atılgan olmaya çalıştım.
- I tried to be more aggressive.
Girişken bir eylem planına ihtiyacımız var.
- We need an aggressive plan of action.
Biz sadece girişken olmak zorundayız.
- We just have to be aggressive.
an aggressive policy, war, person, nation.