agent or remedy that has a special effect on a particular disease

listen to the pronunciation of agent or remedy that has a special effect on a particular disease
İngilizce - Türkçe

agent or remedy that has a special effect on a particular disease teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

specific
özel

Özellikli bilgi istiyorum. - I want specific information.

Keşke daha özel olabilsem. - I wish I could be more specific.

specific
(Mühendislik) özgül
specific
belirli

Tom belirli tarihlerden söz etmedi. - Tom didn't mention specific dates.

Amerikan futbolunda defansın belirli bir işi var. - In American football the defense has a specific job.

specific
{s} spesifik

Biraz daha spesifik olabilir misin? - Can you be a little more specific?

Daha spesifik olur musun? - Can you be more specific?

specific
{s} özellikli

Özellikli bilgi istiyorum. - I want specific information.

specific
(Tıp) özgün
specific
bir türe özgü
specific
kesin
specific
(Tıp) Türe ait
specific
(sıfat) spesifik, özel, belli, belirli, kendine özgü, özellikli, özgül, kesin
specific
(Tıp) Bir hastalığa mahsus olan
specific
tedavi edici tıb
specific
öze

Özellikli bilgi istiyorum. - I want specific information.

Ben küçükken, anneannem özellikle kirpi için küçük bir kase süt koyardı. - When I was little, my grandmother would put out a small bowl of milk specifically for hedgehogs.

specific
ağırlık ve miktara göre alınan gümrük vergisine ait
specific
belirli bir mikroptan husule gelen
specific
(isim) özel ilaç, özel amaçlı ilaç
specific
{s} fiz., kim. özgül
specific
özgü, belirli
İngilizce - İngilizce
specific
-specific
agent or remedy that has a special effect on a particular disease

    Heceleme

    a·gent or rem·e·dy that has a spe·cial ef·fect on a par·ti·cu·lar dis·ease

    Türkçe nasıl söylenir

    eycınt ır remıdi dhıt hız ı speşıl ıfekt ôn ı pırtîkyılır dîziz

    Telaffuz

    /ˈāʤənt ər ˈremədē ᴛʜət həz ə ˈspesʜəl əˈfekt ˈôn ə pərˈtəkyələr dəˈzēz/ /ˈeɪʤənt ɜr ˈrɛmədiː ðət həz ə ˈspɛʃəl əˈfɛkt ˈɔːn ə pɜrˈtɪkjəlɜr dɪˈziːz/