affluence and freedom from financial problems

listen to the pronunciation of affluence and freedom from financial problems
İngilizce - Türkçe

affluence and freedom from financial problems teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

ease
rahat

Babamın şirketinde asla rahat hissetmedim. - I never felt at ease in my father's company.

Çince konuştuğumda içim rahat hissetmeye başlıyorum. - I'm beginning to feel at ease when I speak in Chinese.

ease
{i} kolaylık

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

Ben problemi kolaylıkla çözmene şaşırdım. - I'm amazed by the ease with which you solve the problem.

ease
{i} dinme
ease
{f} dikkatle yerleştirmek
ease
{i} konfor
ease
kolaylıkla

Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı. - The ease with which he answered the question surprised us.

O kolaylıkla yarışı kazandı. - He won the race with ease.

ease
genişlik
ease
gönence
ease
refah
ease
yatıştırmak
ease
dindirmek

Sadece ağrıyı dindirmek için bana bir şey ver. - Just give me something to ease the pain.

Tom'un acısını dindirmek istiyorum. - I'd like to ease Tom's pain.

ease
yumuşamak
ease
huzur

Onun huzursuz olduğunu hemen anladım. - I saw at once that he was ill at ease.

Tom yabancılar arasında huzursuz. - Tom is ill at ease among strangers.

ease
gevşetmek
ease
dikkatle hareket ettirmek
ease
{i} rahat, sıkıntısızlık
ease
{f} rahat ettirmek, sıkıntıdan kurtarmak
İngilizce - İngilizce
ease

After winning the jackpot, she lived a life of luxurious ease.

affluence and freedom from financial problems

    Heceleme

    af·flu·ence and Free·dom from fi·nan·cial problems

    Türkçe nasıl söylenir

    äfluıns ınd fridım fırm fınänşıl präblımz

    Telaffuz

    /ˈaflo͞oəns ənd ˈfrēdəm fərm fəˈnansʜəl ˈpräbləmz/ /ˈæfluːəns ənd ˈfriːdəm fɜrm fəˈnænʃəl ˈprɑːbləmz/