En yakın seyahat acentası nerededir?
- Where's the nearest travel agency?
Ben bir seyahat acentası için çalışıyorum.
- I work for a travel agency.
Sen bir günde yaşlanmadın.
- You haven't aged a day.
Endişeler onu hızla yaşlandırdı.
- Worries aged him rapidly.
Dört buçuk yaşında yüzmeyi öğrendim.
- I learned to swim aged four and a half.
O, on yedi yaşındadır.
- She is aged seventeen.