ads the case may be, and protesting against them

listen to the pronunciation of ads the case may be, and protesting against them
İngilizce - Türkçe

ads the case may be, and protesting against them teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

protest
{i} protesto

O, protesto etmek için ağzını açmadı. - He didn't open his mouth to protest.

Protestocular hükümetten reform talep etti. - The protesters demanded government reform.

protest
{f} protesto et

Güney'in protesto etmek için iyi bir nedeni olduğunu söyledi. - He said the South had good reason to protest.

O yeni planı protesto etti. - He protested against the new plan.

protest
gösteri

Polis, göstericilere birçok göz yaşartıcı bomba attı. - The police threw many tear-gas grenades at the protesters.

O, muhtemelen insanların gerçekten protesto yapmak yerine sadece boy göstermek için gösterilere gittiklerini kastediyordu. - He probably meant that people go to demonstrations just to show up instead of actually protesting.

protest
itiraz etmek
protest
itiraz

İstifasını şirket politikasına itiraz ederek sundu. - He submitted his resignation in protest of the company's policy.

protest
karşı çıkma
protest
temin etmek
protest
bildirmek
protest
{f} protesto etmek

Muhtemelen insanların gösterilere protesto etmek için değil, sadece kendilerini göstermek için gittiklerini demek istiyor. - He probably meant that people only go to demonstrations to show themselves and not to protest.

Tom protesto etmek için ağzını açtı. - Tom opened his mouth to protest.

protest
{f} teminât vermek
protest
(Askeri) PROTESTO ETMEK, İTİRAZ ETMEK
protest
{i} (pro'test) protesto, karşı çıkma; itiraz
protest
{f} iddia etmek
protest
kuvvetle iddia etmek
protest
söyle/protesto et
protest
ciddi olarak taahhüt etmek
protest
(fiil) itiraz etmek, karşı çıkmak, protesto etmek, reddetmek, protesto çekmek, iddia etmek, teminât vermek
İngilizce - İngilizce
protest
ads the case may be, and protesting against them