admitted as a dweller; resident; internal

İngilizce - Türkçe

admitted as a dweller; resident; internal teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

inmate

{i} tutuklu

Tom son üç yıldır yüksek güvenlikli cezaevinin bir tutuklusudur. - Tom has been an inmate of a high-security prison for the past three years.

Tutuklular bir hücrede uyumaya zorlandı, sık sık yan yana. - Inmates were forced to sleep in one cell, often sideways.

inmate

oturan

inmate

oturan kimse ev

inmate

(Askeri) hapis

inmate

oda arkadaşı

inmate

(hastane/hapishane/vb.'de) oda arkadaşı

inmate

{i} birlikte oturan kimse

inmate

oda arkadaş

inmate

(Askeri) Mahpus

inmate

{i} sakin

inmate

başkası ile aynı evde oturan kimse

inmate

{i} hapishanede/akıl hastanesinde bulunan kimse

inmate

{i} oturan kimse (ev)

İngilizce - İngilizce

admitted as a dweller; resident; internal teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

inmate

Heceleme

ad·mit·ted as a dweller; resident; in·ter·nal