Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
Ona ekleyecek bir şeyim yok.
- I have nothing to add to that.
Hala bu açıklamaya eklenecek bir şey var mı?
- Is there still something to add to his explanation?
İlave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you'd like to add?
Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır.
- It is easy to add numbers using a calculator.
Sayıları toplamak çok mutlu edicidir.
- Adding up numbers is very uplifting.
Toplamayı severim ama çıkarmayı değil.
- I like addition but not subtraction.
Çocuk nasıl toplama yapılacağını bile bilmiyor.
- The child does not even know how to add.
Esperantoda çoğul oluşturmak için tekil isme j ekle.
- To form the plural in Esperanto, add a j to the singular.
Açılış konuşması tek başına bir saat sürdü.
- The opening address alone lasted one hour.
Bir terimin birleşik anlamından dolayı, bir niteleyicinin kullanımı benzemeyen örnekleri engeller.
- An application of a qualifier precludes non-partaking instances from the compound meaning of a term.
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
- Adding comments makes it easier to read the code.
Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim.
- I can add many sentences in different languages.
Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
- Don't add sentences from copyrighted sources.
Katılımcıların başkalarına saygılı cümleler eklemeleri gerekir.
- Contributors should add sentences that are respectful of others.
Birkaç son rötuş eklerim.
- I add a few finishing touches.
O, sadece ateşe yakıt ekler.
- It only adds fuel to the fire.
They launched a mortar strike on a UN compound.
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
Yorum ekleme kod okumayı kolaylaştırır.
- Adding comments makes the code easier to read.
Komiteye bir kadın ilave ettiler.
- They added a woman to the committee.
Lütfen biraz daha kahve ilave et.
- Please add more coffee.
After engaging the boss for one minute, two adds will arrive from the back and must be dealt with.
He added that he would willingly consent to the entire abolition of the tax. - William Macaulay.
I will add to your yoke. - 1 Kings 12:14.
As easily as he can add together the ideas of two days or two years. - John Locke.
... add to that i had to make it happen ...
... sure that this doesn't add to the deficit and he's going to cut middleclass taxes. ...