activity on a computer that is not normally visible to the user

listen to the pronunciation of activity on a computer that is not normally visible to the user
İngilizce - Türkçe

activity on a computer that is not normally visible to the user teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

background
{i} fon

Fon müziği ile okumayı severim. - I like to read with background music.

Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür. - Music that doesn't transmit feelings, images, thoughts, or memories is just background noise.

background
arka plan

O her zaman arka plandadır. - He is always in the background.

Arka planda deniz manzaralı bir resmimizi çektirelim. - Let's get a picture of us with the sea in the background.

background
{i} arka plân

Resmin arka planında bir kale var. - There is a castle in the background of the picture.

O her zaman arka plandadır. - He is always in the background.

background
(Ticaret) eğitim ve yetişme durumu
background
{i} özgeçmiş

Çok yönlü bir özgeçmişi var. - There's a very sophisticated background.

Tom'un özgeçmişi muhasebede. - Tom's background is in accounting.

background
(Bilgisayar) art alan zemin
background
arkaplan
background
{i} geçmiş deneyimler
background
in the background gözden uzak
background
muğlak
background
muhit ve tahsili
background
keep in the background arka planda kalmak
background
{i} zemin

Norveç bayrağında kırmızı zemin üzerinde beyaz kenarlıklı koyu mavi Nordik haç vardır ve 1821 yılından kalmadır. - The Norwegian flag has a dark blue Nordic cross with white border on a red background, and it is from 1821.

background
(isim) özgeçmiş, geçmiş deneyimler; sosyal çevre; arka plân, geri plân; fon, zemin; geçmiş
background
arkaplan artalan
background
belirsiz
background
{i} geri plân
background
bir kimsenin geçmişteki görgü
İngilizce - İngilizce
background
activity on a computer that is not normally visible to the user

    Heceleme

    ac·ti·vi·ty on a com·put·er that I·s not nor·mal·ly vis·i·ble to the us·er

    Türkçe nasıl söylenir

    äktîvıti ôn ı kımpyutır dhıt îz nät nôrmli vîzıbıl tı dhi yuzır

    Telaffuz

    /akˈtəvətē ˈôn ə kəmˈpyo͞otər ᴛʜət əz ˈnät ˈnôrmlē ˈvəzəbəl tə ᴛʜē ˈyo͞ozər/ /ækˈtɪvətiː ˈɔːn ə kəmˈpjuːtɜr ðət ɪz ˈnɑːt ˈnɔːrmliː ˈvɪzəbəl tə ðiː ˈjuːzɜr/