Isıya karşı çok duyarlıyım.
- I am very sensitive to heat.
O, soğuğa karşı çok duyarlıdır.
- He is very sensitive to cold.
Bir çocuk annesinin sevgisine karşı çok hassastır.
- A child is very sensitive to its mother's love.
Ayako'nun cildi kimyasallara karşı hassastır.
- Ayako's skin is sensitive to chemicals.
İnsan cildi sıcaklık değişikliklerine karşı çok duyarlıdır.
- Man's skin is very sensitive to temperature changes.
Eleştiremeyecek kadar çok duyarlısın.
- You are too sensitive to criticism.
O kadar alıngan olma.
- Don't be so sensitive.