Ben bu yıpranmış halıdan kurtulmak zorunda kalacağım
- I will have to get rid of this worn-out carpet.
Biz yabani otlardan kurtulmak zorundayız.
- We have to get rid of weeds.
Kötü bir alışkanlıktan kurtulmak kolay değildir.
- It's not easy to get rid of a bad habit.
Tom bu ilacı alırsa soğuk algınlığından kurtulabileceğini söylüyor.
- Tom thinks he can get rid of his cold if he takes this medicine.
I want to get rid of your influence over my life!.
He wants to dispose of his books.
- He wants to get rid of his books.