able to walk in spite of injury or sickness

listen to the pronunciation of able to walk in spite of injury or sickness
İngilizce - Türkçe

able to walk in spite of injury or sickness teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

walking
{s} yürüyen

Tabiri caizse, o yürüyen bir sözlüktür. - He is, so to speak, a walking dictionary.

Bay Johnson, adeta, yürüyen bir sözlüktür. - Mr Johnson is, as it were, a walking dictionary.

walking
{i} yürüyüş

Dün, parktaki yürüyüşten evime giderken bir sağanağa yakalandım. - Yesterday I was caught in a shower on my way home from walking in the park.

Yürüyüş mükemmel bir egzersizdir. - Walking is an excellent exercise.

walking
{i} yürüme

Okul evimin yürüme mesafesi içerisindedir. - The school is within walking distance of my house.

Adam bütün yolu yürümek istemedi;bu yüzden otobüse bindi. - The man didn't feel like walking all the way; so he took the bus.

walking
{f} yürü

O yalnız yürümeyi sever. - She likes walking alone.

O uzun mesafe yürümeye alışkın. - He is used to walking long distances.

walking
canlı
walking
ayaklı

Ona ayaklı sözlük derler. - He is called a walking dictionary.

O tabiri caizse ayaklı bir ansiklopedidir. - He's what they call a walking encyclopedia.

able to walk
yürüyebiliyor
walking
walking legs yürüyebilme
walking
walking dictionary her kelimenin anlamını söylemeye hazır olan kimse
walking
{i} gezme, yürüme
walking
canlı sözlük
walking
walking beam makinada kuvvet nakleden ve muntazam rakkas hareketiyle işleyenwalking delegate sendika temsilcisi
walking
{i} yürüyüş (tarzı)
İngilizce - İngilizce
walking
Able to walk
gressible
Able to walk
ambulant
Able to walk
Ambulatory
able to walk in spite of injury or sickness

    Heceleme

    a·ble to walk in spite of in·ju·ry or sick·ness

    Türkçe nasıl söylenir

    eybıl tı wôk în spayt ıv încıri ır sîknıs

    Telaffuz

    /ˈābəl tə ˈwôk ən ˈspīt əv ˈənʤərē ər ˈsəknəs/ /ˈeɪbəl tə ˈwɔːk ɪn ˈspaɪt əv ˈɪnʤɜriː ɜr ˈsɪknəs/