Dul kadın mide kanserinden muzdarip.
- The widow suffered from stomach cancer.
Cenazede, dul kadın siyah takım elbisesi, şapkası ve eldiveni ile çok ağırbaşlı görünüyordu.
- At the funeral, the widow looked very dignified, with her black suit, hat and gloves.
Dul bir kadın ve bir kız evlat bırakıyor.
- He leaves a widow and a daughter.
Eşi ölmüş bir adama dul denir.
- A man whose wife is dead is called a widower.
I had been feeling like a bowling-alley widow, but knew he loved the game, so I suggested we join a mixed league.