a waiting for; ambush; heed; watch; watching

İngilizce - Türkçe

a waiting for; ambush; heed; watch; watching teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

await

bekle

Maria onu bekledi ama o gelmedi. - Maria awaited him, but he did not come.

Tom duruşmayı beklerken hapistedir. - Tom is in jail, awaiting trial.

await

{f} beklemek

await

{f} hazır olmak

await

gözlemek

await

intizar etmek

İngilizce - İngilizce

a waiting for; ambush; heed; watch; watching teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

await